16 Şub 2009

GÖREVİN NE ?

Antalyaspor-Galatasaray maçını yazma fırsatı bulamadım.Aslında yazacak çok şey var ama yok.Futbol üç ihtimalli sonuç üzerine kurulu bir oyun.Amaç daha fazla gol atıp galip gelebilmek.

Antalyaspor-Galatasaray maçında dikketimi çeken olay ne Galatasaray'ın kötü futbolu ne de Antalyaspor'un Galatasaray'ı yenebilecek oyunu. Dikkatimi çeken tek şey 73. dakikada Milan Baroş'un yerine oyuna dahil olan Ümit Karan. Takım mağlup durumda mutlak galip gelmeniz gerekiyor ama Ümit Karan her pozisyonda hakemin başında. Olur olmadık her pozisyona itiraz etti.Ki bu oyuncu Galatasaray futbol takımının kaptanı.Sen o dakikadan sonra kurtarıcı olarak girdin sahaya. Tek görevin var o da takımı kurtarmaya çalışmak.Bir tek olumlu hareketi bile yoktu. Baroş'un oyundan alınması zaten başlı başına bir enkaz.Tek çalışan oydu.Korkak futbolun bir şey kazandırmadığı ortada.O dakikadan sonra Skibbe üçlü forvet oynasa ne kaybederdi ?

Hiç yorum yok:

16 Şub 2009

GÖREVİN NE ?

Antalyaspor-Galatasaray maçını yazma fırsatı bulamadım.Aslında yazacak çok şey var ama yok.Futbol üç ihtimalli sonuç üzerine kurulu bir oyun.Amaç daha fazla gol atıp galip gelebilmek.

Antalyaspor-Galatasaray maçında dikketimi çeken olay ne Galatasaray'ın kötü futbolu ne de Antalyaspor'un Galatasaray'ı yenebilecek oyunu. Dikkatimi çeken tek şey 73. dakikada Milan Baroş'un yerine oyuna dahil olan Ümit Karan. Takım mağlup durumda mutlak galip gelmeniz gerekiyor ama Ümit Karan her pozisyonda hakemin başında. Olur olmadık her pozisyona itiraz etti.Ki bu oyuncu Galatasaray futbol takımının kaptanı.Sen o dakikadan sonra kurtarıcı olarak girdin sahaya. Tek görevin var o da takımı kurtarmaya çalışmak.Bir tek olumlu hareketi bile yoktu. Baroş'un oyundan alınması zaten başlı başına bir enkaz.Tek çalışan oydu.Korkak futbolun bir şey kazandırmadığı ortada.O dakikadan sonra Skibbe üçlü forvet oynasa ne kaybederdi ?

Hiç yorum yok: