27 Ağu 2010

HER ŞEYE RAĞMEN GALATASARAY


Başımı yastığa koyduğum zaman uyuyamıyorsam ve bunun sebebi Galatasaray ise artık kendime bir çeki düzen vermenin zamanı gelmiş demektir.

Sarı kırmızı bir forma ve o formanın üzerinde ‘’GS’’ arması ile sahaya çıkan on bir kişi bir maç kaybediyor ve ben sıkıntıdan uyuyamıyor. Ne garip değil mi ? Peki neden ? İnsanı bu denli etkileyen bir sevgi gerçek mi acaba ? Sorular…Sorular…Sorular…

Hiç sorgulamadan sevdik. Yıllardır sevgimizden ödün vermedik. Yine vermeyiz. Avrupa’da başarı yakaladığımız zaman nasıl gururlanmışsak bu gün o gururla aşkımızı devam ettiriyoruz. Bazı kimseler çıkıp konuşuyor 2000 yılındaki başarının ekmeğini halen yiyorsunuz, onla yaşıyorsunuz diyorlar. Şimdi buradan onlara sesleniyorum buyurun siz de yapın, Galatasaray taraftarı olarak sizin yaktıklarınızla biz gururlanırız. Çünkü biz Galatasaray taraftarıyız.

Dün akşam 90+1 de avazım çıktığı kadar sevinçten bağırıyorsam, 90+2 de tüm o bağırdıklarımı geri yutuyorsam, içimdeki acıyı yüreğimin en derinlerinde saklıyorsam, sevgime layık olamıyorlar diye sarı kırmızı aşkımız kül olmayacaktır. Sevdik… Karşılık bekledik mi ? Asla…

Durum bu. Ama artık bazı kimseler bizleri kullanmaktan vazgeçsin. Adını ilk kez duyduğum bir takıma elenirken bize yaşattıkları hüsranı, acıyı vs… artık nasıl nitelendirirseniz, ne kadar hak ediyoruz yada ne kadarını hak ediyoruz ?

Galatasaray taraftarı olmak zor. Bu yüzden herkes Galatasaray taraftarı olamıyor. Bizler bu ayrıcalığın sahipleriyiz, buna sımsıkı sarılmışken çözmeye çalışan sözde Galatasaraylılar her acı sonuç karşısında yaptıkları çirkeflikleri bu günden sonra yine yapmaya başlayacaklardır.Aklımız başında, sizlere pabuç bırakmayız.

Her şeye rağmen iyi ki varsın GALATASARAY.

Hiç yorum yok:

27 Ağu 2010

HER ŞEYE RAĞMEN GALATASARAY


Başımı yastığa koyduğum zaman uyuyamıyorsam ve bunun sebebi Galatasaray ise artık kendime bir çeki düzen vermenin zamanı gelmiş demektir.

Sarı kırmızı bir forma ve o formanın üzerinde ‘’GS’’ arması ile sahaya çıkan on bir kişi bir maç kaybediyor ve ben sıkıntıdan uyuyamıyor. Ne garip değil mi ? Peki neden ? İnsanı bu denli etkileyen bir sevgi gerçek mi acaba ? Sorular…Sorular…Sorular…

Hiç sorgulamadan sevdik. Yıllardır sevgimizden ödün vermedik. Yine vermeyiz. Avrupa’da başarı yakaladığımız zaman nasıl gururlanmışsak bu gün o gururla aşkımızı devam ettiriyoruz. Bazı kimseler çıkıp konuşuyor 2000 yılındaki başarının ekmeğini halen yiyorsunuz, onla yaşıyorsunuz diyorlar. Şimdi buradan onlara sesleniyorum buyurun siz de yapın, Galatasaray taraftarı olarak sizin yaktıklarınızla biz gururlanırız. Çünkü biz Galatasaray taraftarıyız.

Dün akşam 90+1 de avazım çıktığı kadar sevinçten bağırıyorsam, 90+2 de tüm o bağırdıklarımı geri yutuyorsam, içimdeki acıyı yüreğimin en derinlerinde saklıyorsam, sevgime layık olamıyorlar diye sarı kırmızı aşkımız kül olmayacaktır. Sevdik… Karşılık bekledik mi ? Asla…

Durum bu. Ama artık bazı kimseler bizleri kullanmaktan vazgeçsin. Adını ilk kez duyduğum bir takıma elenirken bize yaşattıkları hüsranı, acıyı vs… artık nasıl nitelendirirseniz, ne kadar hak ediyoruz yada ne kadarını hak ediyoruz ?

Galatasaray taraftarı olmak zor. Bu yüzden herkes Galatasaray taraftarı olamıyor. Bizler bu ayrıcalığın sahipleriyiz, buna sımsıkı sarılmışken çözmeye çalışan sözde Galatasaraylılar her acı sonuç karşısında yaptıkları çirkeflikleri bu günden sonra yine yapmaya başlayacaklardır.Aklımız başında, sizlere pabuç bırakmayız.

Her şeye rağmen iyi ki varsın GALATASARAY.

Hiç yorum yok: